Başarı, Finansal Zeka

Bulmak İstiyorsanız Aramaktan Vazgeçin!

Eylül 7, 2010


Dr. Joan Marques

Hepimiz sürekli olarak bir şeyler arıyoruz. Bazılarımız parasal servet gibi somut arayışlar içinde. Bazılarımız da anlamlı bir iş, mutluluk, tatmin ya da  iç huzur gibi daha derinlerde bir şeyler arıyor. Görünen o ki aradığımız her ne ise onu bulmak eskiye göre daha güç oldu.
Hepimiz sürekli olarak bir şeyler arıyoruz. Bazılarımız parasal servet gibi somut arayışlar içinde. Bazılarımız da anlamlı bir iş, mutluluk, tatmin ya da  iç huzur gibi daha derinlerde bir şeyler arıyor. Görünen o ki aradığımız her ne ise onu bulmak eskiye göre daha güç oldu.

Bizler medyanın yaşamlarımızda önemli bir rol oynadığı ve ne yapmamız; nasıl ve nerede yaşamamız; kimlerle görüşmemiz; dış görünüşümüzün nasıl olması gerektiği konularında bizi yönlendirdiği bir zamanda yaşıyoruz. Evet medya mükemmel bir amaca  hizmet ediyor, ama işin bir de karanlık yüzü var! Televizyon izlediğimizde, radyo dinlediğimizde, internette gezindiğimizde ya da gazete ve dergileri okuduğumuzda gereksinimlerimiz yaratılıyor. Görüyor ve işitiyoruz, böylece de gereksinimlerimiz oluşuyor.

Bugün daha fazlasını arıyoruz çünkü gereksinimlerimiz daha fazla. Her ay yeni ayakkabı peşinde koşmayan, lüks restoranlarda  yemek yeme tutkusu olmayan ya da reklamlarda gösterilen o olağanüstü küpeler için iç geçirmeyenlerimiz için bile yaşam eskiye göre daha karmaşık oldu. Mutluluk, tatmin ve iç huzur gibi daha “ruhani” unsurlar diğer gereksinimlerimizin karşılanmış olmasına bağlı gibi. Örneğin eğer sevdiğiniz insanı ayağınızda gazetede gördüğünüz son moda botlarla ya da geçen akşam televizyonda reklamı yapılan o yeni arabayla radyoda reklamını duyduğunuz o yeni restorana götürebiliyorsanız kendinizi mutlu addedebilirsiniz.

Şimdi sizi bir adım geriye çekip sonu gelmez arayışlarınız konusunda ciddi bir şekilde düşünmeye davet ediyorum. Bunu yaptığınızda, sahip olmak istediğiniz en önemli şeyleri, onları aramaktan vazgeçtiğiniz zaman bulduğunuzu anlayacaksınız. Bir şeyi ne kadar hırsla, ne kadar endişeyle ararsanız onu elde etmeniz o kadar zor görünür; bunun nedeni ise sabırsızlanmanız ve istediğiniz şeyi kısa süre içinde elde edemediğinizde daha azına razı olmaya karar vermeniz olabilir! Ancak razı olduğunuz sonucun sizi tatmin etmediğini görür, hatanızı anlar, seçiminizin esiri olur ve yeni baştan aramaya başlarsınız.
Ama sonunda aramaktan vazgeçmeye karar verdiğinizde kendinizi arzunuzdan uzaklaştırır ve rahatlar, iç huzura kavuşursunuz. Huzurunuzu kaçıran arzularınızdan uzaklaşmayı başardığınızda iç dengenizi bozabilecek çok az şey kalır. Aramayı bıraktığınızda başta istemiş olduğunuz şeyi bulmak için üzerinizde bir baskı kalmaz.

Baskı ortadan kalktığında bir rahatlama duygusu ve iç huzur gelir ve siz her şeyi doğru zamanda kabul etmeye hazır olursunuz. Zihinsel olarak bir adım geri atmanız; arzularınızın bir çoğunun ne kadar yüzeysel olduklarını anlamanızı sağlar ve sizi bunlar üzerinde  yeniden düşünmeye yöneltir. İşte o zaman yaşamınızda doğru şeyler olmaya ve istekleriniz gerçekleşmeye başlar. Bunun için üzerinizdeki baskıdan kurtulmanız ve sakin, dengeli bir durumda olmanız yeterlidir.

Böylece siz, yaptığınız tercihlerde daha seçici olursunuz. Artık yolunuzun üzerine çıkan ilk seçeneğe razı olmak zorunda kalmazsınız. Doğru fırsatın, doğru insanın ya da doğru işin ne zaman karşınıza çıktığını anlayabilecek sabra ve sakinliğe de kavuşursunuz. Doğru zamanın geldiğini bilir, doğru seçimler yapar ve daha tatmin edici bir yaşam sürmeye başlarsınız.

Joan Marques, The Awakened Leader ile Joy of Work, Work of Joy adlı kitapların yazarıdır.

You Might Also Like